Ana içeriğe atla

Bağışıklık sisteminizi besinlerle koruyun

Çok sık grip ve nezle mi oluyorsunuz? Her kış boğazınız şiştiği için rapor almak zorunda mı kalıyorsunuz? Vücudunuzun başka yerlerindeki iltihaplardan mı yakınıyorsunuz? Bu soruların çoğuna cevabınız ‘Evet’ ise, bağışıklık sisteminiz yeterince güçlü değil demektir.

Uzmanlar, güçlü bir bağışıklık sisteminin, yalnızca vücuda giren enfeksiyonlarla değil, yanık veya ameliyatlardan sonra oluşabilecek enfeksiyonlarla, hatta kanserle mücadele için gerekli olduğunu belirterek, beslenmenin de bu mücadelede rol oynadığını bildiriyor.

Uzmanlar, ‘vücudun silahlı kuvvetleri’ olarak nitelendirilen bağışıklık sisteminin iyi çalışabilmesi için gerekli besin öğelerini şöyle sıralıyor:

B-6, E ve C vitaminleri, çinko, demir ve bakır mineralleri, beta-karoten ve Omega-3 yağ asitleri.

Öldürücü hücreler
B-6 vitamininin, antikor üretimi ve T hücrelerinin hedefe özel öldürücü hücrelere dönüşümü için gerekli olduğunu ifade eden uzmanlar, folik asidin de vücudu savunmak için savaşan akyuvarların yapımında görev aldığını kaydediyor.

E vitamininin de, bağışıklık hücrelerini serbest radikallerle zarar görmekten koruduğunu vurgulayan uzmanlar, başka bir antioksidan (hücreleri zarar görmekten koruyan madde) olan C vitamini eksikliğinde çeşitli bağışıklık fonksiyonlarının azaldığının görüldüğünü belirtiyor. C vitamini yeterli olduğu takdirde, ‘ön cephe savaşçıları’ olan B ve T hücrelerinin sayısının arttığına dikkat çeken uzmanlar, ayrıca C vitaminlerinin, sigaranın vereceği zararı önlediğini bildiriyor.

Sebze ve meyveler
Turuncu, kırmızı ve yeşil sebzelerde ve meyvelerde bol miktarda bulunan beta-karotende yardımcı T hücrelerinin ve doğal öldürücü hücrelerin sayılarında artış olduğunu ifade eden uzmanlar, beta-karotenin, vücutta A vitaminine çevrilerek dolaylı yarar da sağladığını kaydediyor. Uzmanlar, mamalarına A vitamini eklenmesinin, gelişmekte olan birçok ülkede çocukların zatürree, ishal ve dizanteri gibi hastalıklardan ölmesinin engellendiğini belirtiyor. Minerallerden çinkonun, bağışıklık sisteminin çeşitli işlemlerinde önemli rolü olduğunu vurgulanıyor.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

SECRET HEART MEMORİAL HASTANESİ ZAYIFLAMA DİYETİ

Zayfılama Diyet Menüsü LAHANA CORBASİ Secret Heart Memorial Hastanesi çok kilolu hastalarına ameliyat öncesi bu zayıflama diyetini uygulamaktadır.  :: : Yağ Eritici Çorba  İçindekiler: 6 büyük yeşil soğan 1-2 domates 1 büyük lahana 2 yeşil biber 1 demet kereviz sapı 1 paket hazır çorba karışımı tuz,biber maydanoz köri 1 adet et suyu veya tavuk suyu tableti acı sos (arzu edilirse)

Ev Hanımları Daha Kilolu

Kadının kilolu olması 1900’lü yılardan önce bereket ve bolluk sembolü idi. Zayıflık fakir halk için normaldi, erkek için kadınının kilosu önemli bir gösterişti. Bugüne baktığımızda ise tabi ki kilolu olmak sağlık açısından uygun değil ancak incecik bir fotomodel gibi görünme baskısı da aynı şekilde kadına zarar verir hale geldi.  Erkekler çoğu zaman ancak sağlıkları söz konusu olduğunda diyet disiplini içinde oluyorlar. Kadınlar ise görselliğin çok fazla konuşulduğu bir dünyada hem kadın hem de erkekler tarafından acımasız eleştiriye maruz kalabiliyorlar. Üstelik kadınların kilo vermesi ve bunu koruması erkeklerden daha zor. İki cinsiyet arasında bedenen, ruhen ve sosyal açıdan farklar olduğuna dikkat çeken Uzman Diyetisyen Dilara Koçak, kadın ve erkeklerin farklı şekilde kilo alıp verme nedenlerini şu şekilde sıralıyor: Östrojen Hormonu Nedeniyle Kadın Bedeni Daha Yağlı Kadınlık hormonu olan östrojen nedeniyle kadın daha yağlıdır, kas oranı erkeğe göre daha düşüktür ve

Duygusal Özgürleştirme EFT ile Zayıflamak

EFT (DUYGUSAL ÖZGÜRLEŞTİRME TEKNİĞİ) ile kötü beslenme alışkanlıklarından kurtulmak. Duygusal Özgürlük Tekniği (EFT) psikolojik problemlerin üstesinden gelmek için kullanılan bir alternatif psikoterapi yöntemidir. Belirli bir travmatik anı üzerinde yoğunlaşmışken akapunktur noktalarına hafifçe vurarak vücudun enerji alanını düzenlemeyi amaçlar. Eleştirmenler EFT’nin arkasındaki teoriyi sahte bilim olarak tanımlarlar ve EFT’den elde edilen faydanın meridyenleri düzenlemekten ziyade plasebo etkisi, negatif düşüncelerden arınma, birisi tarafından dinlenmenin yarattığı terapik etki gibi geleneksel bilişşel içeriklerle açıklanabileceğini savunurlar.