Ana içeriğe atla

Hiperaktif Çocuklara Özel Beslenme

Hiperaktivite ve dikkat dağınıklığı hem aileler hem de çocuğun kendisi için ciddi bir stres kaynağıdır. Çocuğunuzun çok hareketli ve atak olduğundan, konsantrasyon bozukluğu yaşadığından şikayetçi iseniz öncelikle tanı için mutlaka bir hekime danışın. 

Bu tanılardan birinin konduğu çocuklarda, huzursuzluk, sabırsızlık, dikkat kaybı, unutkanlık, öğrenme güçlüğü gibi davranış bozuklukları saptanmıştır. Bu çocukların beyin kimyasındaki dengesizlikler sonucunda anormal davranışlar gösterebildiği görülmüş fakat hala tam anlamıyla nedeni tanımlanamamıştır. Bu rahatsızlıkları olan çocukların beslenmelerinin çok önemli olduğunu vurgulayan Uzman Diyetisyen Gamze Şanlı Ak’tan altın değerinde beslenme önerileri ebeveynlerin işini kolaylaştırıyor.

Hiperaktivite kızlara oranla erkek çocuklarında daha çok görülmekte ve çocuklardaki dikkat dağınıklığı genelde 3 yaşında başlamaktadır. Bu dönemlerde önemsenmeyip kontrol altına alınmazsa çocuğun ileriki yaşamını olumsuz yönde etkileyecek problemler ortaya çıkabilmektedir. Özellikle ergenlik dönemini daha çalkantılı ve başarısız geçirmesine sebep olmaktadır.

Bu tanıların konduğu bir çocuğunuz varsa paniğe kapılmanıza gerek yok öncelikle gözlemci ve dikkatli olun. Hastalığı kontrol edebilmek için iyi bir beslenme tedavisi de uygulamak gerekmektedir. Bu nedenle hiperaktivite konusunda uzman bir diyetisyene danışmalısınız. Özellikle çocuğunuz şekerli besinleri tükettikten sonra daha hareketli olup yerinde duramıyorlarsa ve konsantrasyon bozukluğu yaşıyorsa bu tür besinlerin tüketimini sınırlandırmalısınız.

Şeker ve Katkı Maddeleri Tetikleyici
Yapılan bilimsel çalışmalar, katkı-koruyucu madde eklenmiş besinlerin ve aşırı şeker tüketiminden sonra çocuklardaki hiperaktifliğin arttığını kanıtlamıştır. Ayrıca çalışmalar yeterli ve sağlıklı beslenmeyen çocukların hiperaktif olduklarını ortaya koymaktadır.

Salisilatlara Dikkat
Hiperaktif ve dikkat dağınıklığı olan çocukların bir çoğu, salisilatlar ve fenolik bileşiklere karşı çok daha duyarlılık göstermektedir bu sebeple salisilat oranı düşük olan besinler tercih edilmelidir.
• Salisilat oranı düşük-normal meyveler; muz, armut, şeftali, lime, sarı elma, nar, mango, incir, limon
• Salisilat oranı düşük-normal sebzeler; lahana, nohut, bezelye, kereviz, kırmızı-yeşil mercimek, marul, şalgam, patates, Brüksel lahanası, karnabahar, kuşkonmaz, pırasa, soğan, patlıcan (kabuğu soyulmuş), kırmızı pancar, siyah zeytin, havuç, taze domates, mantar, balkabağı, mısır
• Salisilat oranı düşük-normal yağlı tohumlar; kaju, fındık, pekan cevizi, ay çekirdeği, fıstık ezmesi, kabak çekirdeği, susam, ceviz
• Bunların dışında kalan tüm kurutulmuş ve taze meyveler, sebzeler ve yağlı tohumların salisilat oranı yüksektir.

Tüketiminde dikkat edilmesi gereken yiyecekler;
Asitli içecekler ve hazır meyve suları, şekerlemeler ve boyalı besinler, beyaz şeker boya ilave edilmiş süt ve süt ürünleri, kahvaltılık gevrekler, çikolata, bisküvi, cips gibi atıştırmalıklar, konserveler, hazır çorba ve baharat karışımları, şarküteri ürünler (sucuk, salam, sosis gibi), et suyu-tavuk suyu tabletleri, hazır puding ve kekler gibi tüm koruyucu ve katkı maddesi içeren yiyeceklerin fazla tüketiminden kaçınılmalıdır. Kafein içeren içeceklerden de uzak durulmalıdır.

• Et, tavuk, balık, yumurta, süt ürünleri ve tahıllarında salisilat oranı düşüktür. Fakat miktarlara dikkat edilmelidir çünkü çocuğunuz bu besinlere karşı da duyarlılık gösterebilir.

Annelere Öneriler;
Hiperaktif ve dikkat dağınıklığı olan çocukların beslenmesine dikkat edilerek, davranışlarında olumlu gelişmeler kaydedilebilir. Özellikle annelere önemli görevler düşmektedir.
• Çocuğunuzun diğer çocuklara göre daha hareketli ve konsantrasyonun bozuk olduğunu kabul edip beslenmesinden eğitimine, egzersizinden davranışlarına kadar her şeyi ile yakından ilgilenmelisiniz.
• Bu çocukların az miktarlarda sık beslenmesi gerekir. Hiperaktif çocuklar boş enerji kaynakları verilmeden, katkı maddeleri katılmamış doğal gıdalarla beslenmelidir.
• Son yıllarda yapılan araştırmalarda Omega-3 kullanımın olumlu etkisi olduğunu göstermektedir. Haftada 2 kez balık tüketimine özen göstermelisiniz.
• Hiperaktif ve dikkat dağınıklığı olan çocukların günlük diyetlerine çinko ve demir minerallerinin eklenmesiyle davranışlarda olumlu değişiklikler sağladığını görülmüştür.
• Aşırı adrenalin salgılandığında hızla harcanan magnezyumun yetersizliğinin önlenmesi için de ek magnezyum verilmesi önerilebilir.
• Protein ağırlıklı beslenme, genel uyanıklık ve dikkat düzeyini artırır.
• Yüksek oranda yağ içeren poğaça, açma, börek gibi yiyecekler çocuğun tedavisi için kullandığı ilaçların emilimini geciktirebilmektedir.

Hiperaktif ve Dikkat Dağınıklığı olan Okul çocuğunun bir günlük örnek beslenme mönüsü
Sabah
1 adet yumurta
1 dilim peynir
5 adet siyah zeytin veya 3 tam ceviz
Domates, havuç gibi çiğ sebzeler
2 dilim tam buğday ekmeği

Ara
10 adet fındık+ 1 taze meyve (salisilat oranı düşük olanlar listeden seçilmeli)

Öğle
1 kase çorba
1 tabak etli sebze yemeği (salisilat oranı düşük olanlar listeden seçilmeli)
1 dilim tam buğday ekmeği
1 kase yoğurt

Ara
1 bardak sade süt + 1 taze meyve (salisilat oranı düşük olanlar listeden seçilmeli)

Akşam
90-120 gr ızgara köfte/ et/tavuk/balık
3-4 kaşık bulgur pilavı / tam buğday makarna
Salata (salisilat oranı düşük olanlar listeden seçilmeli)
1 bardak ayran veya yoğurt

Ara
1 taze meyve (salisilat oranı düşük olanlar listeden seçilmeli)
Yatarken
1 bardak sade süt

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

SECRET HEART MEMORİAL HASTANESİ ZAYIFLAMA DİYETİ

Zayfılama Diyet Menüsü LAHANA CORBASİ Secret Heart Memorial Hastanesi çok kilolu hastalarına ameliyat öncesi bu zayıflama diyetini uygulamaktadır.  :: : Yağ Eritici Çorba  İçindekiler: 6 büyük yeşil soğan 1-2 domates 1 büyük lahana 2 yeşil biber 1 demet kereviz sapı 1 paket hazır çorba karışımı tuz,biber maydanoz köri 1 adet et suyu veya tavuk suyu tableti acı sos (arzu edilirse)

Ev Hanımları Daha Kilolu

Kadının kilolu olması 1900’lü yılardan önce bereket ve bolluk sembolü idi. Zayıflık fakir halk için normaldi, erkek için kadınının kilosu önemli bir gösterişti. Bugüne baktığımızda ise tabi ki kilolu olmak sağlık açısından uygun değil ancak incecik bir fotomodel gibi görünme baskısı da aynı şekilde kadına zarar verir hale geldi.  Erkekler çoğu zaman ancak sağlıkları söz konusu olduğunda diyet disiplini içinde oluyorlar. Kadınlar ise görselliğin çok fazla konuşulduğu bir dünyada hem kadın hem de erkekler tarafından acımasız eleştiriye maruz kalabiliyorlar. Üstelik kadınların kilo vermesi ve bunu koruması erkeklerden daha zor. İki cinsiyet arasında bedenen, ruhen ve sosyal açıdan farklar olduğuna dikkat çeken Uzman Diyetisyen Dilara Koçak, kadın ve erkeklerin farklı şekilde kilo alıp verme nedenlerini şu şekilde sıralıyor: Östrojen Hormonu Nedeniyle Kadın Bedeni Daha Yağlı Kadınlık hormonu olan östrojen nedeniyle kadın daha yağlıdır, kas oranı erkeğe göre daha düşüktür ve

Duygusal Özgürleştirme EFT ile Zayıflamak

EFT (DUYGUSAL ÖZGÜRLEŞTİRME TEKNİĞİ) ile kötü beslenme alışkanlıklarından kurtulmak. Duygusal Özgürlük Tekniği (EFT) psikolojik problemlerin üstesinden gelmek için kullanılan bir alternatif psikoterapi yöntemidir. Belirli bir travmatik anı üzerinde yoğunlaşmışken akapunktur noktalarına hafifçe vurarak vücudun enerji alanını düzenlemeyi amaçlar. Eleştirmenler EFT’nin arkasındaki teoriyi sahte bilim olarak tanımlarlar ve EFT’den elde edilen faydanın meridyenleri düzenlemekten ziyade plasebo etkisi, negatif düşüncelerden arınma, birisi tarafından dinlenmenin yarattığı terapik etki gibi geleneksel bilişşel içeriklerle açıklanabileceğini savunurlar.