Ana içeriğe atla

Metabolizma Hızınızı Artıracak 11 Öneri

Kış aylarında fiziksel aktivitelerimizin de azalması ile birlikte metabolizmamız da yavaşlıyor. Bu durumda kilo alımı ve bölgesel yağlanmalar kaçınılmaz hale gelebiliyor. Özellikle bahar aylarında metabolizmayı canlandırmak büyük önem taşıyor. 

Yaşam tarzında yapılacak bazı değişiklerle kışın yavaşlayan metabolizmanın canlandırılması ve ideal kiloya ulaşıp sağlıklı kalmak mümkün olabiliyor. Memorial Hizmet Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Dyt. Aysu Aydın, metabolizma hızı ölçümü hakkında bilgi verdi.

İdeal bir şekilde ağırlık kaybı sağlayabilmek için bireyin bazal metabolizma hızına (BMH) göre beslenmesinin planlanması gerekir. Bazal metabolizma hızı; bazal koşullar altında solunum, dolaşım, gastrointestinal faaliyetler, kas tonusu, vücut sıcaklığının korunması gibi temel metabolik olayların sürdürülmesi ve böbrek, karaciğer gibi organlar ve endokrin bezlerin fonksiyonlarının devam ettirmesi için harcanan enerji anlamına gelmektedir. Eğer kişi BMH’nin altında besleniyorsa, ideal yağ kaybı yerine su ve kas kaybı oluşmakta, bu da kişinin sağlıksız bir şekilde kilo vermesine neden olarak günden güne yaşam kalitesinin düşmesine neden olmaktadır. Bu şekilde zayıflayan kişilerde tekrar kilo alımı kaçınılmazdır.

Metabolizma hızı ölçümünde doğru merkez çok önemli
Kilo veremediği için ‘Su içsem yarıyor’ diyen kişilerde büyük olasılıkla metabolizma hızı yavaştır. Her bireyin metabolizması farklıdır. Metabolizma hızını belirleyen faktörler arasında; yaş, cinsiyet, vücut ağırlığı, vücut cüssesi ve kompozisyonu, hormonlar, hastalıklar, menopoz, kullanılan çeşitli ilaçlar, diyet ve fiziksel aktivite büyük rol oynamaktadır. Dolayısıyla kişi kilo vermeden önce mutlaka metabolizma hızını ölçtürmelidir. Birçok merkezde metabolizma hızı vücut analiz cihazlarında formülize edilerek hesaplanmaktadır. Ancak bu tam olarak metabolizma hızını göstermeyebilir. 500 kaloriye kadar varabilecek hesaplama hatası olabilir. Hastanemizde kişinin gerçek metabolizma hızı en son teknoloji uygulanarak hatasız bir biçimde ölçülmektedir. Kişi metabolizmasına uygun beslendiği takdirde; kas ve su yerine yağ kaybeder, ideal kilosuna kavuşur, vücut fonksiyonlarının daha da iyi olmasını sağlayarak yaşam kalitesini mükemmele yaklaştırır.

Metabolizmanız yavaşsa vakit kaybetmeden önlem alın
Bazal metabolizma hızı ölçülecek hasta, en az 8 saat her hangi bir şey yiyip içmemeli ve rahat kıyafetler giymelidir. Ölçüme başlamadan önce kişi, rahat bir yatağa uzanarak 10 dakika dinlendirilir. Bu süre sonunda kalp atışları yavaşlayarak kendini dinlenmeye alır. Özel bir maske takıldıktan sonra 15 dakika boyunca kişinin normal soluk alıp vermesi istenir. Kişinin ortalama oksijen tüketimi, nefes miktarı, nefes sıklığı ve ortalama oksijen yoğunluğuna bağlı olarak metabolizma hızı en doğru şekilde ölçülür. Böylelikle kişinin metabolizmasının hızlı mı yavaş mı çalıştığı öğrenilir. Çıkan metabolizma hızına göre, kişinin beslenme programı ayarlanır. Metabolizma hızı yavaş ise hızlandırıcı metotlar önerilir. Beslenme ve fiziksel aktivite durumunuz yeniden düzenlenir. Kişi hazırlanan beslenme programına uyduğu takdirde ideal kilosuna kısa sürede kavuşabilmektedir.

Metabolizma hızınızı artırmak için;
1. Güne uyanır uyanmaz 1 bardak su içerek başlayın.
2. Uyandıktan sonra kahvaltınızı ilk yarım saat içerisinde yapmaya özen gösterin. Bu şekilde metabolizmanız hızlanacaktır.
3. Metabolizmayı hızlandırma için, susamasanız bile günde 2-2,5 litreye yakın su tüketin.
4. 2,5-3 saatte bir beslenerek, metabolizmanızın düzenli çalışmasını sağlayın.
5. Eğer kişinin herhangi bir problemi yoksa gün içerisinde 2 fincan yeşil çay, 2 fincan kahve içebilir.
6. Hamur işleri metabolizmanızı ağırlaştırır, o nedenle tüketmekten kaçının.
7. Et, tavuk, balık, yumurta, süt, yoğurt gibi protein ağırlıklı beslenme metabolizmanızı hızlandırır. Ancak protein miktarının günlük gereksiniminize göre ayarlanması çok önemlidir.
8. Kışın vücudumuz ısı değişikliğine uyum sağlayabilmek adına harcadığı enerjiyi düşürmektedir. Bu nedenle metabolizmanın canlandırılması için fiziksel aktiviteler artırılmalıdır. Haftanın 2 günü orta tempolu 45 dakikalık yürüyüşler iyi gelecektir
9. Özellikle lifli besinler tercih edilmelidir.
10. Zencefil, zerdeçal ve tarçın gibi baharatlar metabolizmanızın hızlanmasına yardımcı olur. Her akşam 1 kase yoğurdun içerisine 1 çay kaşığı bu baharat karışımını ekleyerek tüketebilirsiniz.
11. Eğer tiroit ve hipertansiyon hastalığınız yoksa sabahları aç karnına 1 çay kaşığı tere tohumunu çok az balla karıştırarak tüketebilirsiniz.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

SECRET HEART MEMORİAL HASTANESİ ZAYIFLAMA DİYETİ

Zayfılama Diyet Menüsü LAHANA CORBASİ Secret Heart Memorial Hastanesi çok kilolu hastalarına ameliyat öncesi bu zayıflama diyetini uygulamaktadır.  :: : Yağ Eritici Çorba  İçindekiler: 6 büyük yeşil soğan 1-2 domates 1 büyük lahana 2 yeşil biber 1 demet kereviz sapı 1 paket hazır çorba karışımı tuz,biber maydanoz köri 1 adet et suyu veya tavuk suyu tableti acı sos (arzu edilirse)

Ev Hanımları Daha Kilolu

Kadının kilolu olması 1900’lü yılardan önce bereket ve bolluk sembolü idi. Zayıflık fakir halk için normaldi, erkek için kadınının kilosu önemli bir gösterişti. Bugüne baktığımızda ise tabi ki kilolu olmak sağlık açısından uygun değil ancak incecik bir fotomodel gibi görünme baskısı da aynı şekilde kadına zarar verir hale geldi.  Erkekler çoğu zaman ancak sağlıkları söz konusu olduğunda diyet disiplini içinde oluyorlar. Kadınlar ise görselliğin çok fazla konuşulduğu bir dünyada hem kadın hem de erkekler tarafından acımasız eleştiriye maruz kalabiliyorlar. Üstelik kadınların kilo vermesi ve bunu koruması erkeklerden daha zor. İki cinsiyet arasında bedenen, ruhen ve sosyal açıdan farklar olduğuna dikkat çeken Uzman Diyetisyen Dilara Koçak, kadın ve erkeklerin farklı şekilde kilo alıp verme nedenlerini şu şekilde sıralıyor: Östrojen Hormonu Nedeniyle Kadın Bedeni Daha Yağlı Kadınlık hormonu olan östrojen nedeniyle kadın daha yağlıdır, kas oranı erkeğe göre daha düşüktür ve

Duygusal Özgürleştirme EFT ile Zayıflamak

EFT (DUYGUSAL ÖZGÜRLEŞTİRME TEKNİĞİ) ile kötü beslenme alışkanlıklarından kurtulmak. Duygusal Özgürlük Tekniği (EFT) psikolojik problemlerin üstesinden gelmek için kullanılan bir alternatif psikoterapi yöntemidir. Belirli bir travmatik anı üzerinde yoğunlaşmışken akapunktur noktalarına hafifçe vurarak vücudun enerji alanını düzenlemeyi amaçlar. Eleştirmenler EFT’nin arkasındaki teoriyi sahte bilim olarak tanımlarlar ve EFT’den elde edilen faydanın meridyenleri düzenlemekten ziyade plasebo etkisi, negatif düşüncelerden arınma, birisi tarafından dinlenmenin yarattığı terapik etki gibi geleneksel bilişşel içeriklerle açıklanabileceğini savunurlar.