Ana içeriğe atla

Fazla Kilolar İş Hayatınızı Nasıl Etkiler?

Fazla kiloların sadece sağlığınızı etkilemek ile kaldığını zannediyorsanız oldukça yanılıyorsunuz. İdeal kilodan yukarı doğru oluşan her sapma yani bel ve kalça bölgenizde fazladan depolanan her yağ kütlesi sağlığınız ile beraber sosyal yaşamınızı ve kariyerinizi de etkiliyor.

Beslenme ve Diyet Uzmanı Nil Şahin Gürkan'ın verdiği bilgilere göre, vücutta yağ dokusunun artması olarak tanımlanan şişmanlık, tüm yaşantımızı etkiliyor. Karın bölgesinde depolanan yağların fazla olması her ne kadar daha tehditkâr gözükse de, kalça çevresinde depolanan yağlar da aslında o kadar masum değil! Yani vücudumuzun hangi bölgesinde daha yoğun olarak depolanırsa depolansın fazla kilolar kariyer basamaklarındaki yolculuğumuzu oluşturdukları olumsuz etkiler ile yavaşlatıyorlar.

Nasıl mı?
Uyuyorum sanıyor aslında uyumuyorsanız… Fazla kilolu kişilerde horlama ve uykuda solunum durması sıklıkla rastlanan ve uyku kalitesini azaltan durumlardır. Eğer uykunuzu tam alamıyorsanız, iş yerinde dikkatinizi toparlamakta güçlük çekersiniz.

Sık sık acıkma… Fazla kilolu kişilerde oluşan insülin direnci (kan şekerinin dokulara etkin olarak taşınamamasına neden olur) kişilerin sık sık kendisini aç hissetmesine ve atıştırma isteğinin artmasına yol açar. Aklı sürekli yemeklerde ve tatlılarda olan birinin işe yoğunlaşma başarısı oldukça azdır.

Hareket Güçlüğü Yaratır
Fazla kilolar ne yazık ki hareketlerimizi de sınırlandırır. Hareketlerin yavaşlaması ve sınırlı olması ise özellikle yüksek tempolu işlerde başarı çıtasının aşağı inmesi anlamına gelir.

Bunlarla Sınırlı Değil

Fazla kiloların kariyerimiz üzerindeki olumsuz etkileri yalnızca bu kadarla da sınırlı değildir. Fazla kilolu kişilere yeterli destek hizmeti sağlamayan kurumlar da, kurumsal başarı anlamında kayıp yaşarlar. Çünkü fazla kilolu kişiler özellikle de şişman sınıflandırmasında yer alıyorlarsa düşük yaşam kalitesine sahiptirler. Şişmanlığa bağlı olarak vücutta oluşan olumsuz değişiklikler ve hastalıklara yakalanma riskinin yükselmesi uzun bir kariyer yolculuğuna çıkma gücünü elinizden alır.
Başarılı bir kariyer ve kariyer basamaklarının hızla çıkılmasında temel anahtarlardan biri sağlıklı beslenmedir. Sağlıklı beslenmeyi alışkanlık haline getiren biri sağlıklı bir beden kadar sağlıklı bir zihne de sahip olur.

Kariyer Çıtasını Yükseltmek İsteyenlere 8 Beslenme Önerisi
• Kahvaltıdan vazgeçmeyin… Ofiste maksimum performans için yapmanız gereken ilk şey güne güçlü başlamaktır. Uyandıktan sonra bir saat içerisinde yapacağınız kahvaltı ile dikkat sürenizi uzatabilir ve performansınızı arttırabilirsiniz. 1-2 dilim peynir, 1-2 dilim tam buğday veya tam çavdar ekmeği ve söğüş mevsim sebzeleri ile yapacağınız kahvaltı günün başlangıcında kendinize yapacağınız en büyük iyilik olacaktır.


• Ara öğünleri ihmal etmeyin… Yemekleri yedikten 3 saat sonra kan şekeri düşmeye başlar. Kan şekerinin düşmesi ile paralel olarak performansınızda da azalma gözlenir. Bu nedenle ana öğünlerden 2–3 saat sonra mutlaka sağlıklı bir şeyler atıştırmalı ve gün içerisinde 4 saatten uzun aç kalmamalısınız. Meyveler, süt ürünleri, meyveli yoğurtlar, ekmek-peynir ve kuruyemişler sağlıklı ara öğün tercihleridir.

• Su içmeyi unutmayın… Vücudumuz susuz kaldığında performansımızda belirgin bir azalma olur. Vücut suyu %1–2 oranında azaldığında konsantrasyon bozuklukları, performansta azalma ve dikkatsizlik gibi sorunlar oluşur. Bütün bunların önüne geçmek için yapılması gereken susamadan su içme alışkanlığı kazanmaktır. Çünkü susama hissi vücut suyunun belirli bir bölümü kaybolduktan sonra ortaya çıkar. Başarılı bir kariyer için günde 8–15 su bardağı su içmeniz gerektiğini unutmayın.

• Öğün atlamaktan vazgeçin… İşleriniz ne kadar yoğun olursa olsun kendiniz ve sağlığınız için ayıracağınız bir öğün zamanı mutlaka olmalı. Başarılı bir kariyer isteyen herkesin düzenli beslenmesi gerektiğini unutmayın. Öğün atlayarak hem metabolizmanızı yavaşlatır hem de performansınızı azaltırsınız. Optimum performans için günde 3 ana 3 ara öğün olacak şekilde beslenin ve hiçbir öğünü atlamayın.

• Tam tahıl ürünlerini tercih edin… Çalışırken sık sık karnınız acıkıyorsa ve açlık nedeni ile işlerinizi aksatıyorsanız beslenme tarzınızda daha çok tam tahıl ürününe yer vermelisiniz. Tam tahıl ürünleri beyaz ekmek ve rafine tahıl ürünlerine nazaran daha uzun süre tok tutar. Ayrıca sizi kabızlıktan, şişkinlikten korur ve şeker, kalp-damar ve kanser gibi kronik hastalıklara yakalanma riskinizi azaltır.

• Yağlı besinlerden uzak durun… Yüksek yağlı besinler, kızartmalar ve kavurmalar konsantrasyonu kısa ve uzun dönemde olumsuz etkiler. Bu nedenle yüksek yağ içeren besinlerin tüketimini sınırlandırmalısınız. Bunların yerine haşlama, buğulama ve fırında pişmiş yiyeceklere yönelmelisiniz.

• Hafıza için haftada 3 kez balık tüketin… Omega-3 yağ asitleri, hafıza için çok önemlidir. Bu yağ asitleri açısından en zengin olan besin ise balıktır. Güçlü bir hafıza ile gelen başarılı bir kariyer için haftada 3 kez balık tüketmelisiniz.

• Sağlıklı Beslenmeyi alışkanlık haline getirin… Sağlığınızda ve kariyerinizde uzun dönemli bir başarı istiyorsanız sağlıklı beslenmeyi alışkanlık haline getirmelisiniz. Eğer sağlıklı beslenmek yaşamınızın bir parçası haline geldiyse başarı da yanınızda olacaktır.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

SECRET HEART MEMORİAL HASTANESİ ZAYIFLAMA DİYETİ

Zayfılama Diyet Menüsü LAHANA CORBASİ Secret Heart Memorial Hastanesi çok kilolu hastalarına ameliyat öncesi bu zayıflama diyetini uygulamaktadır.  :: : Yağ Eritici Çorba  İçindekiler: 6 büyük yeşil soğan 1-2 domates 1 büyük lahana 2 yeşil biber 1 demet kereviz sapı 1 paket hazır çorba karışımı tuz,biber maydanoz köri 1 adet et suyu veya tavuk suyu tableti acı sos (arzu edilirse)

Ev Hanımları Daha Kilolu

Kadının kilolu olması 1900’lü yılardan önce bereket ve bolluk sembolü idi. Zayıflık fakir halk için normaldi, erkek için kadınının kilosu önemli bir gösterişti. Bugüne baktığımızda ise tabi ki kilolu olmak sağlık açısından uygun değil ancak incecik bir fotomodel gibi görünme baskısı da aynı şekilde kadına zarar verir hale geldi.  Erkekler çoğu zaman ancak sağlıkları söz konusu olduğunda diyet disiplini içinde oluyorlar. Kadınlar ise görselliğin çok fazla konuşulduğu bir dünyada hem kadın hem de erkekler tarafından acımasız eleştiriye maruz kalabiliyorlar. Üstelik kadınların kilo vermesi ve bunu koruması erkeklerden daha zor. İki cinsiyet arasında bedenen, ruhen ve sosyal açıdan farklar olduğuna dikkat çeken Uzman Diyetisyen Dilara Koçak, kadın ve erkeklerin farklı şekilde kilo alıp verme nedenlerini şu şekilde sıralıyor: Östrojen Hormonu Nedeniyle Kadın Bedeni Daha Yağlı Kadınlık hormonu olan östrojen nedeniyle kadın daha yağlıdır, kas oranı erkeğe göre daha düşüktür ve

Duygusal Özgürleştirme EFT ile Zayıflamak

EFT (DUYGUSAL ÖZGÜRLEŞTİRME TEKNİĞİ) ile kötü beslenme alışkanlıklarından kurtulmak. Duygusal Özgürlük Tekniği (EFT) psikolojik problemlerin üstesinden gelmek için kullanılan bir alternatif psikoterapi yöntemidir. Belirli bir travmatik anı üzerinde yoğunlaşmışken akapunktur noktalarına hafifçe vurarak vücudun enerji alanını düzenlemeyi amaçlar. Eleştirmenler EFT’nin arkasındaki teoriyi sahte bilim olarak tanımlarlar ve EFT’den elde edilen faydanın meridyenleri düzenlemekten ziyade plasebo etkisi, negatif düşüncelerden arınma, birisi tarafından dinlenmenin yarattığı terapik etki gibi geleneksel bilişşel içeriklerle açıklanabileceğini savunurlar.